İçeriğe geç Altbilgiye geç

FİZYOTERAPİDE BİYO-PSİKO-SOSYAL (BPS) YAKLAŞIMI

Basit bir ifadeyle, BPS modeli, tedavi ettiğimiz danışanın sadece yaralanmasını değil, biyolojik,psikolojik ve sosyolojik tüm yönlerini ele alır. Uzun yıllardır kullanılan biyomedikal sağlık modelinin aksine çalışır. Biyomedikal model; danışanın biyolojik, psikolojik ve sosyolojik yönlerinden ziyade , temelde yaralanmayı, tedavinin ön safhalarına koyar.

Temel olarak aradaki fark;

örneğin Omuz yaralanması,

* Biyomedikal model : “Sadece ağrıyan bölge ile, yani omuz ile ilgilenir.”

* Biyopsikososyal model : “Danışanın , 3 çocuğu var, stresli bir işte çalışıyor ve şu anki omuz sorunu nedeniyle en sevdiği spor olan tenisi bir daha asla oynayamayacağından endişeleniyor.”

Yani ; BPS(biyopsikososyal) modeli danışanın yaralanmasının/patolojisinin(BİO) biyolojisine bakar bunun yanında kişinin fiziksel olmayan yönlerini de hesaba katar. Danışanın kaygısı, stres düzeyi veya ağrı hakkındaki inançları gibi psikolojisi (PSİKO) ve ayrıca kişinin sosyal çevresi (SOSYAL), örneğin aile ve arkadaşlardan çevrelerinde sahip olduğu destek yapısını ele alır.

Bunun pratikte anlamı şu ; biz sizleri değerlendirirken , size işinizin ne kadar stresli olduğunu ve stresinizi yönetmek için ne yaptığınızı, iyi uyuyup/uyumadığınızı  veya yaralanmanız konusunda ne kadar endişeli/korkulu olduğunuzu soracağız.

Şimdi bu aşamada başınızı kaşıyor ve “bu şeyler ağrıyan dizim/omzum/belim/boynum/sırtım  vs. için neden önemli…..?” diye merak ediyor olabilirsiniz ya da “fizyoterapistim neden bana bunu soruyor?” diyor olabilirsiniz. Bunlar harika sorular! Bu şeylerin önemli olmasının birkaç nedeni var ama benim için temel neden, stres altında olduğumuzda yaralanma veya ağrı hissetme olasılığımızın çok daha yüksek olmasıdır. Bunun meydana gelmesinin iki büyük nedeni;

1)Tüm ağrılar beynimiz tarafından üretilir (evet, her zaman) – bu nedenle stresli olduğumuzda beynimiz “tehdit altında hisseder” ve ağrı üretme olasılığı daha yüksektir. ( çok iyi uyumadığınızı ve o küçük ağrıları biraz daha fazla hissettiğinizi düşünün.)

2)Stresli olduğumuzda vücudumuz, kortizol olmak üzere “stres hormonları” salgılar. Sürekli yükselen kortizol seviyeleri dokularımızın düzgün bir şekilde iyileşmesine izin vermez, yüksek düzeyde inflamasyona yol açar ve bağışıklık sistemimizi zayıflatır. Bunların hepsi bizi yaralanmaya karşı daha duyarlı hale getirir.

Sizinle ve şu anda yaşadığınız yaralanmayla başa çıkmak için BPS yaklaşımı kullanarak sizi iyi tanıyorum yani yaralanmanızı etkileyebilecek fiziksel olmayan stres faktörlerini (elbette fiziksel olanlarla birlikte!) tanımlayabilir ve bunlar üzerinde çalışabiliriz. Bu aynı zamanda bizimle çok daha rahat hissedeceğiniz anlamına gelir, bu da stresi ve kaygıyı azaltır daha olumlu sonuçlara yol açar.

Bu yüzden fizyoterapistimize geldiğinizde, size nasıl uyuduğunuzu, evde veya işte ne kadar stresli olduğunuzu veya şu anda ne kadar endişeli olduğunuzu sormaya başladığımızda, şaşırmamanızı ve saçma bulmamanızı şiddetle tavsiye ediyoruz! Çünkü bilin ki bunların hepsinin yaşadığımız ağrı deneyimi ile bir ilgisi var ! Sizi en kısa sürede ağrı şikayetlerinizden ve yaralanmadan geri almak için mümkün olduğunca bütünsel olarak çalışmaya çalışıyoruz.

Adres

Çağlayan Mahallesi 2047.Sokak No:4/a
07230 Muratpaşa/Antalya

Mail Bülteni

PiSoft © Galen Fizyo Center. Tüm Hakları Saklıdır.